CHP, 1965 yilinda “Ortanin Solu” anlayisiyla kendisini yenilemis; gerek sendikalardaki, gerek Avrupa, gerek Dogu ve Güneydogu Anadolu yöreleri ve gerek metropollesmeye evirilmis kentlerde ortaya çikan ve “varoslar” olarak degerlendirilen yerlesim birimlerindeki vatandaslari kucaklamistir.
Ayrica;
1960’li yillarda Avrupa’da esen sol rüzgârlarin Türkiye’yi biraz serinletmis olmasi,
Sendikalasmanin yayginlasmasi ve sendikalarla kurulan olumlu baglar,
Gençlere güven duyulmasi ve önem verilmesi,
ABD Baskani Johnson’un Kibris Çikartmasi ile ilgili Ismet Inönü’ye gönderdigi mektup,
Toplumla kurdugu güçlü baglar,
ABD’nin, Türkiye’de afyon ekimini yasaklamak istemesi karsisinda, Bülent Ecevit’in dik durusu ve 1974 Kibris Baris Harekâti,
CHP’yi Türkiye’nin gözde bir partisi durumuna getirmis ve tüm bu olumlu etkenler sonucunda, 1977 yilinda yapilan Genel Seçimlerde CHP’nin oy orani %42 olmustur.
Kapitalist uygulama, II. inci Dünya Savasi’ndan önce ABD ve Ingiltere’de uygulanmakta iken, II. inci Dünya Savasi’nda; Alman Nazizm’i ile Alman ekonomisi, Italya Fasizm’i ile Italya ekonomisi ve Japonya ekonomisinin çökertilmesi sonucunda, genislemeye ve dolar da bir yatirim araci olarak deger bulmaya baslamistir.
Hizla yayilmasini sürdüren kapitalizm, Türkiye sinirlarina dayanip, karma ekonomi sistemini zorlamaya baslamis ve 12 Eylül Askeri Darbesiyle de agirlikli olarak Türkiye’de de uygulanmaya baslanmistir.
12 Eylül Askeri Darbesi, sol kesimi ezip geçerken kurumsal olan CHP’nin kadrolarini da dagitarak CHP’nin oy tabaninda bir bosluk yaratmistir.
12 Eylül sonrasinda; özellikle Güneydogu ve Dogu Anadolu’da Kur’an Ayetleri’nin açiklandigi, benim annem tarikat mensubudur denildigi ve böylece de bu günkü iktidarin altyapisinin hazirlanmaya baslanildigi ve nihayet;
Ortadogu’da etnik ve din temellerinde yapilan sonu gelmeyen savaslarin olusturdugu bir ates çemberi içersinde iken; sen Alevisin, sen Zaza sin, ben de Sünni’yim seklindeki toplumda bölünmelere yol açacak yaklasimlar; “ben, dinime” ve “ben “dilime” oy veririm eksenlerinde seçmenleri gruplastirmistir.
Kisacasi 12 Eylül Askeri Darbesi’yle CHP’den bosaltilan varoslar ile Dogu ve Güneydogu Anadolu yöreleri AKP ve HDP tarafindan doldurulmustur.
Ayrica Avrupa’daki vatandaslarimiz, özellikle de 12 Eylül sonrasinda, yogunluklu olarak dincilerin olusturduklari; Deniz Feneri, Yimpas, Jetpa, Konbasan vb sömürü araçlarinin sömürü aglarina düsmüslerdir.
Bu gelismeler sonrasinda CHP;
Tekrar toparlanma sürecine agirlikli olarak sol söylem olan “esitligin” yaninda “özgürlük” söylemini ve bunlarin yani sira da “adalet” söylemini getirerek, Siyasal eksenini belirlemis ve bu degerlerin yanina;
Insani, insan haklarini, çevreyi, enerji sorunlarini, para ekonomisi yerine reel ekonomiyi, ileri teknolojiyi, nano teknolojisini, mal ve hizmet üretimlerinin yaninda agirlikli olarak bilgi ve teknoloji üretimini getirmis;
Tarim ve sanayi ekonomisinin yani sira bilgi toplumu ekonomisinin de uygulanmasi gerektigini ön görerek bir yükselis trendi yakalamistir.
Kisiler ve kimlikler üzerinden yapilan siyaset, vatandaslara hiçbir yarar saglamiyor, bu nedenle; CHP’nin, örgüt olarak yakaladigi yükselis trendini sürdürebilmesi için:
Çalismalarinda; varoslara, Dogu ve Güneydogu Anadolu’ya ve Avrupa’ya tekrar agirlik vermelidir inancindayim, ayrica vatandaslarla olan bagini tekrar güçlendirmeli, vatandaslarla kurdugu köprüleri saglamlastirmali, sendikalar
ve gençligi yanina çekerek degerlendirmeli ve Bilgi Toplumuna özgü egitim sistemini projelendirmelidir.
Yeni siyasi kanallar olusturmali, toplumu heyecanlandiracak ve sürükleyecek bir motivasyon üretmelidir, “Soygun Düzenini Degistirecegiz,” gibi.
Vatandaslarin CHP’de çalismalari için CHP’li olmalari ön kosul olmamalidir. Bu tür durumlarda, CHP içinde hiçbir zaman siyasi bagnazliklar yasanilmamalidir.
12 Eylül öncesi ve sonrasinda toplumun ugradigi baski, siddet ve zulümlerin son bulmasi ve “bir tatli huzur” ortaminin yaratilmasi ve yasanilmasi için bir sefkatli ana kucagi olan CHP’nin iktidara gelmesi gerektigi inancindayim.
CHP’ye 18. inci Olaganüstü Kurultayi’nda basarilar diliyorum. Ülkemiz ve toplumumuz için olumlu sonuçlar dogurmasini bir vatandas olarak bekliyorum.