Paslı mesajında, Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak geçen 15 Temmuz darbe kalkışması sırasında, yaptıkları yayınlarla vatandaşları ülke demokrasisine sahip çıkmaya davet ederek darbeyi engellemeye çalışan yaygın ve yerel basın yayın kuruluşlarında görevli basın mensuplarının tespit edilerek “Üstün Hizmet Madalyası” ile ödüllendirilmesi gerektiğini söyledi.
Herkesin, bilgi edinme, haber alma, özgür düşünme, ifade ve serbest eleştiri hakkına sahip olduğunun altını çizen Paslı, mesajında şunları kaydetti:
Düşünce ve İfade Özgürlüğünün Yolu Basın Özgürlüğüdür
“İletişim özgürlüğünün temel yapı taşlarını oluşturan bu haklar, özgürlükçü, demokratik hukuk sistemi ile yönetilen ülkemizde anayasal güvence altına alınmıştır. Düşünce ve ifade özgürlüğünün kullanılmasının başlıca yolu olan basın ve yayın özgürlüğü de temel insan hakları arasında yer almaktadır. Basın özgürlüğü, halkın doğru haber alma, bilgi edinme hakkı adına dürüst biçimde kullanılması demektir ve bunu yaparken de gazetecinin özgürlüğünün içeriğini ve sınırlarını ise öncelikle sorumlulukları ile meslek ilkeleri belirler. Gazeteci tüm bilgi kaynaklarına serbestçe ulaşma ve kamu yaşamını belirleyen, halkı ilgilendiren tüm olayları izleme, araştırma hakkına sahiptir. Gazetecinin karşısına çıkarılacak gizlilik ve sır gibi engeller kamusal işlerde yasaya, özel işlerde açık ve ikna edici gerekçelere sahip olmalıdır” dedi.
İletişim özgürlüğünün, halkın gerçekleri öğrenme hakkının bir aracı olduğunun altını çizen Paslı, “bir millet ve devlet için doğru ve sağlıklı bilgiye zamanında ulaşmak havadaki oksijen gibi hayati bir ihtiyaç, başta ülkenin yüksek menfaatleri olmak üzere, kamu yararı gözetilerek gerçekleri olduğu gibi bozmadan ve abartmadan kamuoyuna yansıtılmasında basın mensuplarımıza önemli görevler düştüğünü” söyledi.
Basın, “Üstün Hizmet Madalyası İle Ödüllendirilmeli”
Paslı, Kurtuluş Savaşında milleti şahlandıran Milli Basın gibi, 15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişiminde, yaptığı yayınlarla darbeye karşı, demokrasi yanlısı ve halktan yana tavır alan Türk medyasının, dik duruşuyla bu tarihi sınavdan başarıyla çıktığını ifade etti. Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak geçen 15 Temmuz darbe kalkışması sırasında, yaptıkları yayınlarla vatandaşları ülke demokrasisine sahip çıkmaya davet ederek darbeyi engellemeye çalışan yaygın ve yerel basın yayın kuruluşlarında görevli basın mensuplarını tebrik eden Paslı, “Bu basın mensuplarımızın tespit edilerek, “Üstün Hizmet Madalyası” ile ödüllendirilmesi gerekmektedir” dedi.
Paslı, “Basın mensuplarımızın görevlerinin ifasında karşılaştıkları sorunların çözümlenmesi noktasında, gerek mesleki eğitim çalışmalarına destek verilmesi ve gerekse kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerinde köprü vazifesi üstlenerek yardımcı olunması hususunda da gerekli desteği vereceklerini” sözlerine ekleyerek, basın mensuplarına çalışmalarında başarılar diledi.
Herkesin, bilgi edinme, haber alma, özgür düşünme, ifade ve serbest eleştiri hakkına sahip olduğunun altını çizen Paslı, mesajında şunları kaydetti:
Düşünce ve İfade Özgürlüğünün Yolu Basın Özgürlüğüdür
“İletişim özgürlüğünün temel yapı taşlarını oluşturan bu haklar, özgürlükçü, demokratik hukuk sistemi ile yönetilen ülkemizde anayasal güvence altına alınmıştır. Düşünce ve ifade özgürlüğünün kullanılmasının başlıca yolu olan basın ve yayın özgürlüğü de temel insan hakları arasında yer almaktadır. Basın özgürlüğü, halkın doğru haber alma, bilgi edinme hakkı adına dürüst biçimde kullanılması demektir ve bunu yaparken de gazetecinin özgürlüğünün içeriğini ve sınırlarını ise öncelikle sorumlulukları ile meslek ilkeleri belirler. Gazeteci tüm bilgi kaynaklarına serbestçe ulaşma ve kamu yaşamını belirleyen, halkı ilgilendiren tüm olayları izleme, araştırma hakkına sahiptir. Gazetecinin karşısına çıkarılacak gizlilik ve sır gibi engeller kamusal işlerde yasaya, özel işlerde açık ve ikna edici gerekçelere sahip olmalıdır” dedi.
İletişim özgürlüğünün, halkın gerçekleri öğrenme hakkının bir aracı olduğunun altını çizen Paslı, “bir millet ve devlet için doğru ve sağlıklı bilgiye zamanında ulaşmak havadaki oksijen gibi hayati bir ihtiyaç, başta ülkenin yüksek menfaatleri olmak üzere, kamu yararı gözetilerek gerçekleri olduğu gibi bozmadan ve abartmadan kamuoyuna yansıtılmasında basın mensuplarımıza önemli görevler düştüğünü” söyledi.
Basın, “Üstün Hizmet Madalyası İle Ödüllendirilmeli”
Paslı, Kurtuluş Savaşında milleti şahlandıran Milli Basın gibi, 15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişiminde, yaptığı yayınlarla darbeye karşı, demokrasi yanlısı ve halktan yana tavır alan Türk medyasının, dik duruşuyla bu tarihi sınavdan başarıyla çıktığını ifade etti. Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak geçen 15 Temmuz darbe kalkışması sırasında, yaptıkları yayınlarla vatandaşları ülke demokrasisine sahip çıkmaya davet ederek darbeyi engellemeye çalışan yaygın ve yerel basın yayın kuruluşlarında görevli basın mensuplarını tebrik eden Paslı, “Bu basın mensuplarımızın tespit edilerek, “Üstün Hizmet Madalyası” ile ödüllendirilmesi gerekmektedir” dedi.
Paslı, “Basın mensuplarımızın görevlerinin ifasında karşılaştıkları sorunların çözümlenmesi noktasında, gerek mesleki eğitim çalışmalarına destek verilmesi ve gerekse kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerinde köprü vazifesi üstlenerek yardımcı olunması hususunda da gerekli desteği vereceklerini” sözlerine ekleyerek, basın mensuplarına çalışmalarında başarılar diledi.