Karaman Haberleri - KGRT Karaman - KGRT Haber - Son dakika - Karamanın Sesi - Radyo 103 FM - Ermenek - Kazımkarabekir - Ayrancı - Sarıveliler - Başyayla - Karaman Güncel Haber
2017-04-12 17:46:04

ÜLKEMİZİ BADİRELERDEN TÜRKÜLER ÇIKARACAKTIR (2)

Ahmet Mısırlıoğlu

12 Nisan 2017, 17:46

Ortaokul çağları… Altmışlı yılların sonu aynı sokakta Avni Attarlar’ın Konak evinin zemin katında belediye kantarcısı Şanşalı Ali Işık Amca ve Hatice Teyze’ler otururdu. Oğulları Uğur’la Teksas Tommiks okur değişirdik. O, edebi diyaloglarından dolayı Teks çizgi romanını daha çok severdi. Kalın Şiir Antolojisinden şiirler okurduk: Çatal karam çingenem’li, Sarahaten söylesem darılmaz mı’lı şiirler. Bilenin duyanın pek az olduğu Orhan Gencebay dinlerdik. İki binli yıllarda Uğur ile bir telefon görüşmemiz de: Sen o yıllarda Gencebay için: İleride çok ünlü biri olacak… demiştin diye nakletti. Bunu nasıl bir öngörüyle söyledim, şaşırdım. Hatırlamıyorum da. Bazı şeyleri unutuyorum demek ki.

Lise ikideyiz. Yıl ama 70 ama 71 annem – babam- amcalarıma İstanbul’a gittiler. Fırsat bu fırsat… Dört kafadar Esat Okur, Rasim Ay, Muammer Özgen ve ben Mansurdede Mahallesi Semerciler Sokağındaki yeni evimizde toplandık. Güzel bir akşam müziksiz olmazdı. Bizler, bugünün Bülent Ersoy’u ile o akşam tanıştık. Fakat taş plağın üzerindeki isim Bülent Erkoç’tu. Plağın kapak kâğıdındaki Bülent portresi fazla bakımlıydı. Plakçılarda gece boyunca çevirip çevirip dinledik. Onun erkek mi- kadın mı? olduğu konusunda bir karara varamamıştık. İsmi hem kadın hem erkek ismi olabiliyordu sesi kadına da benziyordu, erkeğe de. Çizdiği portre erkek olarak aşırı bakımlı, saçları kadın olarak fazla kısaydı. Biz bunları tartışa duralım o, tercihini seksenli yılların başında yapacaktı zaten.

Seksenli yılların sonu… On katlılar olarak bilinen TEKBANK’taki evimizde Bifa’dan Hilmi, Adil, Necati arkadaşlar eşleri ile akşam toplandık. Gecenin yıldızı gıyaben tanıdığım Cemal Yıldız’dı. Ama gerçekten de yıldızmış. O gece ikilere kadar sesini, sazını ve sanatını konuşturdu Cemal. Bildiğim onlarca parçaya karist olarak iştirak ettim. Bilmediğim: İstanbul Sokakları ve Güzelmiş çirkinmiş önemli değil / ben onu isterim onu severim/ kalbe söz geçmiyor canım efendim’li türküleri dinledik. Altı yüzden fazla güfte ve besteye sahip Suat Sayın’dan girdi, Orhan Gencebay’dan çıktı. Bazılarına eşlik etmekten kendimizi alamamıştık. Ama ne geceydi. Bugün istesek de bir araya gelemiyoruz. Geçti o demler.

Seksenli-Doksanlı yıllarda Ahmet Yeşildağlar ve Murat Ay org ve sesleri ile düğünlerin ve toplantıların vazgeçilmezleri idiler. Karaman’da fırtına gibi estiler org belki de gelmiş geçmiş sazların içinde en marifetli olanıydı. Öyle ki mübarek nerdeyse bir ara bırakıp gitsen bile çalmaya devam ediyordu. İkibinli yıllarda ise tekrar bağlamaya, kemana, uda, gitara dönülecekti. Her şey dönüp dolaşıp aslına rücü ediyordu.

(6 Ocak 2017 İZMİR ( SAĞLIK NEDENİ İLE BUGÜN YAYINLANMIŞTIR)

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.