2018 seçimlerinden önce adil yargılamalar olmadığını ve hak etmediklerini cezaları aldıklarını belirten Adil Yaşam Derneği Karaman temsilcisi Çoban adalet, adil yargılanmama ve cezaevlerinin durumu gibi konuların hayati mesele taşıdığını söyledi. Çoban açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “2018 seçimlerine 3 gün kala Sayın Devlet Bahçeli kader mahkûmlarını affedeceğiz diyerek bizlerin bu söylemlerini baltaladı. Bahçeli’nin af söylemiyle çok umutlandık.
Sayın Başkanım, adil yargılanmayan ve yüksek cezalar alanlara AF bile lütuf değildir. Ancak gelmiş olduğumuz noktada 4 yıl oldu ve Sayın Bahçeli sözünü yerine getiremedi. Bize söz vermesi üzerine mahkûm yakınlarının da desteğiyle 19 milletvekilinden 49 milletvekiline oylarımız ile taşıdık.
Gelmiş olduğumuz noktada, Cezaevleri hınca hınç doldu, uyuşturucu içicisini baron yaptılar, erken yaşta evlenen ya da iftiraya uğrayanı tecavüzcü yaptılar, yani adil yargılamadılar. Türk Ceza Kanunu’ndaki sistematik sorunları bize yansıttılar. Şimdi bu sorunların tamamı çözülmüyor. Ve şu an son zamanlarda Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül adli mahkûma genel af çağrısı yapıyor. Ve bu çağrıya sizin de duyarsız kalmayıp, duruma vicdani bakarak desteklemenizi rica ediyoruz.
Sayın Başkanım, sizlerle daha önce TBMM’de görüştük. Adil Yaşam Derneği olarak sizinle görüşmemizde bizlere “MHP teklifini getirsin destekleyeceğiz” demiştiniz. MHP getirmedi ancak şimdi Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül cezaevlerini gezip hükümete ve sizlere destek çağrısı yapıyor. Sizlerden ricamız kader mahkûmlarına destek vermenizdir.
Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin asli vatandaşlarıyız bir hata yapmış olabiliriz. Ancak adil yargılanmadığımız açıkça ortada. Anayasa Mahkemesi adil yargılanma da hak ihlallerinin %52.1 olduğunu ortaya koydu.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan “Bireysel başvuru, Cumhuriyet tarihinin en fazla rekoruna ulaşmıştır. TBMM bir çözüm bulmaz ise, bu durum çıkmaz hale girecektir” dedi. Şimdi adil yargılama noktasında yeniden yargılamaların on yıllar alacağını hukukçular söylüyor. Bu süre içinde fazla ya da haksız ceza almış birine, bu uygulama haksızlık olmayacak mı?
Devletimiz milyonlarca mülteciye sahip çıkarak onlara iş imkânı ev imkânı sağladı. Bunlar arasında kendi ülkelerinde Genel Affa uğramış her suçtan insanlar da var. Mültecilere bu fırsatı veren devletimiz kendi öz vatandaşına vermeyecek mi? Kamuoyunun bu konudan çekinmemesi gerekir, çünkü bir insanı hayata kavuşturmak ıslah etmek çok önemlidir. Zaten cezadan kasıt olan da caydırıcı ve ıslah olmasıdır.
Bildiğiniz üzere 90 bin mahkûm 2,5 senedir pandemi sebebi ile izindeler ve bunlar izine çıkarken devlet bunlara iş imkânı sağlamadı. Bu insanlar kendileri ıslah olduklarını ailelerine devletine kanıtladı ve bu izindekiler her suçtan olan mahkûmlardır. Bunları kapalı cezaevindeki mahkûmlara referans gösterip kapsamlı bir AF yasasının gelmesini toplumsal barış için istiyoruz.”