Cumhurbaşkanını parti Genel Başkanı yapmak için AKP, 21.05.2017 Pazar günü, 3. Olağanüstü Kongresini yaptı. Kongrede Cumhurbaşkanı, 1414 oyla AKP’nin tekrar Genel Başkanı seçildi.

Ben, bu işten hiçbir şey anlamadım!

Anlayan varsa beri gelsin?

Diyeceksiniz ki; 16 Nisan’da kabul edilen anayasa değişikliği gereği…

İyi, güzel de bu anayasa değişikliğini; AKP ve MHP’den birer milletvekili yapmadı mı?

Partiler, sivil toplum örgütleri, üniversiteler, barolar, vb. kuruluşlar arasında gerçekleştirilen bir uzlaşı sonucunda mı yapıldı bu anayasa değişikliği?

Kim ne derse desin;

Hem Devlet Bahçeli’nin, de facto (fiili) duruma son vermek istemesi,

Hem anayasada değişiklikler yapılması,

Hem anayasa değişikliklerinin referanduma sunulması,

Hem de AKP’nin 3.Olağanüstü Kongre yaparak, Cumhurbaşkanını AKP’nin Genel Başkanı seçmesi.

“Dostlar alışverişte görsünler” anlayışından öte bir anlam taşımıyor?

Cumhurbaşkanı, Başbakanlığı döneminde bu partinin Genel Başkanı değil miydi?

Cumhurbaşkanı’nın, tekrar aynı zamanda da parti Genel Başkanı olması, neyi değiştirecek?

Cumhurbaşkanı’nın, Parti Genel Başkanı olması ülkeye ne gibi yararlar sağlayacak?

Evet, ne yararlar sağlayacak?

Ben, hiçbir yarar sağlayacağına inanmıyorum…

Ülkenin hali ortada!

Toplumumuzda bir tekerleme var:

“Körler, sağırlar birbirini ağırlar” diye.

Öyle değil mi?

Bir kişi için;

Anayasa değişikliği,

Referandum,

Olağanüstü Kongre yapılmadı mı?

Sonuçta;

Para kaybı,

Zaman kaybı,

Enerji kaybı,

Olmadı mı?

Yapılanlar, ülkenin geleceği için değil; adeta “yeter ki bir kişi mutlu olsun!” anlayışıyla yapılıyor…

Böylece de demokrasi, gelişerek kişi odaklı duruma geliyor; işte demokrasimizin hali bu!

NOT: Mevcut Parlamenter (Başbakanlık) sisteminde, parlamentoda en fazla milletvekiline sahip partinin genel başkanı cumhurbaşkanı tarafından hükümeti kurmak için başbakan olarak atanmıştır. Şimdi, Cumhurbaşkanı, AKP’nin Genel Başkanı olduğuna göre acaba kendisini Başbakan olarak atayacak mı?