Egitim-Is Karaman Subesi yaptigi açiklamada, “Bilindigi gibi, Mart ayinda çikarilan kanun idarecilikte 4 yilini dolduran tüm okul yöneticilerinin görevden alinmasini öngörmekteydi. Milli Egitim Bakanligi’nin çikardigi yönetici görevlendirme yönetmeligi çerçevesinde yapilan puanlama sonuçlari ilimizde de açiklanmistir. Yapilan puanlamada idarecilerimizi yakindan taniyan okuldan verilen puanlarin gerçekçiligi yaninda, Milli Egitimden idarecilerimizi yakindan tanimayan idarecilerin verdigi puanlarin, yanli, tarafli, kasitli, hiçbir gerçekçi veriye dayanmadan sübjektif oldugu apaçik bellidir. Özverili ve gayretli çalismalari ile okulunu dengi okullar içinde her yönüyle basarisini kanitlamis okul müdürlerinin basarilari görmezden gelinmis, basari ve emek yok sayilmistir. Yandas sendika üyesi idareciler ve sendika degistirerek yandas sendikaya üye olan idareciler ödüllendirilmislerdir. Devleti yönetenler adil olmalidir. Adaletin bir gün herkes için gerekli oldugunu bilerek hareket etmelidirler. Bu yapilan degerlendirme herkesin adalet duygusunu kanatmistir. Gelecegimizin teminati olan çocuklarimizin egitimine zarar verecektir. Egitimcilerin çalisma barisini bozacaktir. Okullarimizdaki huzur ve güven ortamini olumsuz etkileyecektir. Milli Egitim Bakanligi sinav kazanarak göreve gelenler dahil 4 yilini dolduran tüm okul müdürlerini görevden almis görünmektedir. Görevden alinan okul müdürlerinin yerine yandas sendika üyesi ögretmenlerin müdür olarak görevlendirilecegi bugünden bellidir. Milli Egitim Bakanligi, AKP zihniyetinde olmayan müdürlerin adeta kiymistir. Haksiz ve hukuksuz uygulamalarina bir yenisini daha eklemistir. On binlerce yöneticinin görevinden alinmasi okullarin açilmasi ile birlikte kaos yasanmasina neden olacak, kariyer ve liyakat gözetmeksizin yapilan görevlendirmeler okullarimizda is barisini bozacak ve egitimin niteligini daha da düsürecektir. Iktidar partisinin sevk ve idaresi altinda bulunan Milli Egitim Bakanligi, yillardir yandaslarina göre kayirmaci bir sistem olusturabilmek hiç durmadan yasa ve yönetmelikleri degistirmektedir. Söz konusu durum da egitim kurumlarina yandas yönetici görevlendirme hevesinin güncel örnegidir. Artik atamalarda liyakat ölçütü askiya alinmis, tek ölçü yöneticinin AKP’ye baglilik derecesi ile AKP’nin yerellestirmeci ve özellestirmeci politikalarina hizmet edecek olmasi haline gelmistir. Yillarca okullarini basari ile yönetmis yöneticilerin, ögretmenlerinden, ögrenci temsilcilerinden, velilerden yüksek puan almalarina ragmen, bu puanlarin Milli Egitim yöneticilerinin verdigi puanlarin dörtte birini bile bulmamasi, iktidarin birakin kadrolasmayi kendisine tamamen ve kayitsiz sartsiz biat etmis yönetici aradigini göstermektedir. Hedef çok açiktir. Hedef, kamusal temel bir insan hakki olan egitimi, paydas, katilimcilik ve yönetisim adi altinda yerellere ve ardindan sirketlere hizmet alim yoluyla peskes çekmektir. Bu açidan bakildiginda ise hedef klasik kadrolasma hedefini çoktan asmistir. Genel hedef egitimin, GATS kapsaminda hizla piyasaya açilmasini saglamak, yerellesme ve özellestirme politikasina en iyi hizmeti sunabilecek CEO’lari görevlendirmektir. Sonuç olarak egitim yöneticilerinin belirlenmesi ve degerlendirilmesi sürecinde siyasi referanslar degil, liyakat ilkesi temel alinmalidir. Hukuk büromuz, söz konusu yönetmeligin yayimlanmasindan sonra gerekli hazirliklarini tamamlayarak yöneticilik için yeterli puan alamayan üyelerimize yönelik dava dilekçesi hazirlamistir. Egitim-Is olarak, bu haksiz ve hukuksuz uygulamaya karsi gerekli demokratik ve mesru mücadelemizi sürdürecegiz” dendi.