KUVA-İ MİLLİYE

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra, İtilaf Devletleri ile Osmanlı Devleti arasında, 30 Ekim 1918 tarihinde Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandı.

Antlaşmanın imzalanmasından hemen sonra; Güneydoğu Anadolu Fransızlar, Güney Anadolu İtalyanlar, Ege ve Trakya Yunanlılar, Musul, Kerkük, Samsun, Merzifon ve Çanakkale yöreleri de İngilizler tarafından fiilen işgal altına alındılar.

Ayrıca İtilaf Devletleri İstanbul’da da birer komiserlikler kurarak, Payitahtı denetim altına aldılar.

28 Ocak 1920 tarihinde, Son Osmanlı Mebuslar Meclisi’nde Misak-Milli kararını alınması üzerine, İngilizler, bu kez de 16 Mart 1920 tarihinde İstanbul’u fiilen işgal ettiler.

İstanbul’un fiilen işgal edilmesinde önce ve sonrasında yapılan bütün bu işgaller karşısında Osmanlı Hükümetlerinin sessiz kalması ve işgallere boyun eğmesi nedeniyle Anadolu’da M. Kemal’in liderliğinde bağımsızlık hareketleri başlatıldı.

Bağımsızlık hareketleri öncelikle;

1-Müdafaa-i Hukuk Dernekleri. Bunlar kuruldukları yörelerin savunulmasını hukuk içinde kalarak yapacaklar.

2-Kuva-i Milliye Örgütleri. Bunlar kuruldukları yöreleri savunmak için silahlı mücadele veren örgütlerdir. Bir de Gezginci Kuva-i Milliye (Kuva-i Seyyare) vardır.

Kuva-i Milliye Örgütleri ilk kez Güney Doğu Anadolu’da oluşturulmuşlar ve Antep, Maraş, Adana ve Urfa bölgelerini Fransız işgalinden kurtarmışlardır.

Batıda da Kuva-i Milliye Örgütleri öncelikle İzmir’in bir ilçesi olan Ödemiş’te kurulmuş, zamanla Ege’nin bütün yörelerine yayılmıştır.

Ege Bölgesi’ndeki Kuva-i Milliye Örgütleri Yunan ilerlemesi karşısında; engeller çıkarmış, Yunan güçlerini arka kesimlerinde vurarak ve sabotajlar yaparak panik yaratmış, öncü kuvvetlerinin önlerini kesmiş, ilerlemelerine engeller olmuşlardır.

Ege’deki Kuva-i Milliye Örgütleri, Yunan işgal güçlerinin ilerlemesini engellemeye çalışırken aynı zamanda M. Kemal’in başlattığı direniş hareketini boğmak ve TBMM’ni ortadan kaldırmak amacıyla Anadolu’da başlatılan:

Halifelik Ordusunu (Kuva-i İnzibatiye),

Anzavur Ayaklanmasını,

Bolu, Düzce, Hendek, Adapazarı Ayaklanmasını,

Yozgat, Afyon, Konya Ayaklanmasını,

Milli Aşireti ayaklanmasını da bastırmışlardır.

4 Eylül 1919 yılında yapılan Sivas Kongresi’nde: Yerel direniş güçleri olan Müdafaa-i Hukuk Dernekleri, Temsil Heyeti adı altında; Kuva-i Milliye Örgütleri de Batı Cephesi Kuva-i Milliye Örgütü adı altında birleştirilerek, ulusal bir nitelik kazanmışlardır.

Kuva-i Milliye Örgütleri, Birinci İnönü Savaşı’ndan önce oluşturulmaya başlanılan düzenli ordu birlikleri içinde yer alarak, varlıklarına son vermişlerdir.

Kuva-i Milliye, hiçbir yerdeki hiçbir oluşuma benzetilemez…

Çünkü:

Kuva-i Milliye, bağımsızlık demektir…

Kuva-i Milliye, özgürlük demektir…

Kuva-i Milliye cumhuriyet demektir..

Kuva-i Milliye, vatan demektir…

Kuva-i Milliye, bağımsız bir vatanda özgürce yaşamak demektir…

Kuva-i Milliye, Mustafa Kemal; Mustafa Kemal, Kuva-i Milliye demektir…

YORUM EKLE

banner284