Ne var ki bunlardan sadece birkaçi belli TV kanallarinda ve ortaya atilip sözüm ona yarattiklarini sandiklari gündem üzerinde, insanlarimiza hiç yarari olmayan ve adeta incir çekirdegini doldurmayan konularla, günlerce ve saatlerde tartisirlar.
Aslinda bunlara tartisma da denilmez, hep hesaplasma modundadir, bunlarin tutum ve tavirlari.
Bu hesaplasmalari, bana hiçbir katkida bulunmadiklarini düsünerek ve sikilarak izliyorum.
Bu hesaplasmalari izlerken, insanlarimizi ve toplumumuzu her alanda ilgilendiren:
Dokuz milyon engelli vatandasimizin istihdam, egitim ve yasam kosullarinin iyilestirilmesi…
Bir yilda sadece dogalgaza %48 oraninda zam yapildigi…
Kirki askin sayidaki kisinin dolar milyarderi, 51.161 kisinin milyoner oldugu…
Nüfusun % 16,1’nin, yani on üç milyon kisinin yoksul oldugu…
Bütçede olusan açigin kapatilmasi nedeniyle vergi artislarinin ve zamlari yapildigi…
Dünyada zam yapan ülkeler arasinda ilk üç sirada bulunuldugu…
Borsada, sicak para olarak bilinen yabanci yatirimcilarin oraninin %70 oldugu…
Faiz oranlarinin düsürülerek, yatirimlarin borsaya yönlendirilmeye çalisildigi…
Özellestirmeler sonucunda maliyeye ne kadar gelir kaydedildigi…
Bir litre benzinden, yaklasik üç lira vergi alindigi…
Bankalardaki mevduatin %47’sinin elli bir bin kisinin oldugu…
Altmis sekiz milyon cep telefonu abonesinin oldugu ve bunlardan alinan aylik toplam verginin ne kadar oldugu…
Yapilacagi bildirilen; Üçüncü Bogaz Köprüsü, Haydarpasa alaninin degerlendirilmesi, Üçüncü Hava Alani ve Taksim Meydani düzenlenmesinin kimler tarafindan ve hangi bedellerle gerçeklestirilecegi…
Çevre sorunlari ve enerji konularindaki durumun ne oldugu… vb. konular, hiç konusulmaz.
Bunlar neden konusulmaz, anlayabilmis de degilim.
Basbakan: “önemli olan üzüm yemektir” yaklasimini sikça dile getirmektedir.
Bende diyorum ki; “bag baskalarinin olursa üzüm ya pahaliya yenir ya da hiç yedirmezler”