Rektörlük binası önünden mehteran eşliğinde üniversite personelinin katılımı ile başlayan yürüyüş, Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı önünde son buldu. Yürüyüşe Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hüseyin Muşmal, Prof. Dr. Murat Ertekin ve Üniversite Genel Sekreteri Doç. Dr. Ziyaeddin Kırboğa'nın yanında çok sayıda akademik ve idari personel katıldı.
'Zaferler Ayı Ağustos' temasıyla düzenlenen panelin açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Muşmal şu ifadelere yer verdi: "Kıymetli hocalarımız ve üniversitemizin değerli personeli öncelikle size Rektörümüz Prof. Dr. Namık Ak hocamızın selamını iletiyorum. Kendileri üniversiteler rektörleri toplantısı nedeniyle aramızda bulunamadığından bu günkü toplantıyı birlikte gerçekleştireceğiz." Rektör Yardımcısı Muşmal, Malazgirt Zaferi'nin Anadolu'nun kapılarının Türklere açılmasının yanında, bu zaferin sadece Türk tarihi değil dünya tarihindeki yapmış olduğu değişiklikler üzerinde durarak şu ifadelere yer verdi: “Malumunuz 26 Ağustos, şanlı tarihimizde iki gurur verici mücadelenin yıl dönümü olması hasebiyle çok özel bir gündür. Büyük Selçuklu Devleti Sultanı Alparslan, 26 Ağustos 1071'de başlayan Malazgirt Savaşı'nda Bizans ordusunu yenerek Anadolu'nun kapılarını Türklere açmıştır, Bu büyük zafer ile Anadolu milletimizin artık değişmez ve vazgeçilmez yurdu olmuştur, siyasi ve askeri sonuçları itibariyle bu zafer Türk ve dünya tarihinde önemli değişimlere yol açmış, farklı dil, inanç ve kültürlerin, sevgi ve hoşgörüyle bir arada yaşadığı büyük bir medeniyetin inşa sürecini başlatmıştır. Büyük ecdadımızın bize bıraktığı bu gurur, gelecek için bize ışık tutacak ve inandıktan sonra her şeyin üstesinden gelebileceğimizin en açık örneği olacaktır. Büyük komutan Alparslan'ın 'Size öyle bir vatan aldım ki ebediyen sizi olacaktır.' tembihindeki inanç bundan dokuz asır sonra bu milletin 20. yüzyıldaki ölüm kalım mücadelesinde kendini göstermiştir.”
İstiklal Savaşı'nın en önemli dönüm noktalarından biri olan Büyük Taarruz'da işgalcilere karşı, tarihte ender görülen duruşun önemine de değinen Muşmal konuşmasına şöyle devam etti: “Yine bir 26 Ağustos günü başlayan Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nde Yunan ordusunu bozguna uğratan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kıymetli silah arkadaşları Allah’ın izniyle Anadolu'nun sonsuza dek Türk yurdu olarak kalacağını bütün dünyaya yeniden ilan etmiştir. İstiklal Savaşımızın en önemli dönüm noktalarından biri olan Büyük Taarruz'da işgalcilere karşı, tarihte ender görülen bu büyük duruş, yalnızca bizim tarihimiz için değil, dünya tarihinde de hayranlık uyandıran şanlı bir zaferdir. Batının, Anadolu coğrafyasından Türkleri atma projesine dönük oyunlar Gazi'nin 'Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir' buyruğu ile bütünüyle bozulmuştur. Milletimiz aynı kararlı ve inançlı duruşu hamdolsun ki 15 Temmuz’da bir kez daha göstermiştir. Bu duygu ve düşüncelerle Sultan Alparslan'dan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e milletimiz için canla başla çalışan şehit veya gazi olan tüm ecdadımızı minnetle yâd ediyorum.”
Açılış konuşmasının ardından yönlendiriciliğini Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi ve Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mehmet Mercan'ın yaptığı panele geçildi. Panelin ilk konuşmacısı olan Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mevlüt Günler, 'Türk-İslam ve Batı Bağlamında Malazgirt Zaferi' sunumunu yaptıktan sonra panelin ikinci konuşmacısı olan Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi ve Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Erol Yüksel, 'Büyük Taarruz: Başkomutanlıkta Birleşen Türk Milleti ve Kahramanlık Destanı' konulu sunumunu gerçekleştirdi.
Panel, soruların cevaplandırılmasının ardından plaket takdimi ile son buldu.
