Anneler Günü Dolayısıyla bir mesaj yayınlayan AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, “Herkesin kişilik özellikleri birbirinden farklıdır. Ancak anneler söz konusu olunca “anne” kelimesi, her evlat için aynı anlamı ifade eder” dedi.
Konuk mesajında şunları söyledi;
“Koruyucu bir yürek, fedakârlık, karşılıksız sevgi, sınırsız hoşgörü, sonsuz güven ve engin şefkat. Annelerin evlatları için yaşadıkları hisler ve onlara besledikleri sevgi zamanın değiştiremediği tek duygudur. Evladı hayat yolculuğuna ilk adımı attığı gün üzerine ne kadar titriyorsa yaşı kaç olursa olsun o gün de aynı ihtimamı evladından esirgemeyen annelerimiz, hiç kapanmayan gönül kapılarıyla da hayatın fırtınaları karşısında sığınılabilecek en güvenli manevi limanlarımızdır.
Farklı medeniyet ve farklı kültürlerde de anneliğin yüklendiği mana aynıdır; şefkat, hoşgörü, sevgi. Ancak bizim medeniyet havzamızda anneler daha ayrıcalıklı, annelik makamı makamların en yücesidir. Bizim medeniyetimizde “cennet annelerin ayağının altındadır.” Annelerimize ulvi bir kutsiyet atfeden ve ana hakkını, karşılığı ödenemez en yüce hak sayıp, annelerine karşı evlatlarının görevini, sevgi ve saygıyla mukabele olarak tarif eden başka bir medeniyet yoktur ve bu sadece bir gün ile de sınırlı değildir.
Annelerimize karşı vecibelerimizin, adlarına adanmış bir güne sığdırılamayacağını biz biliyoruz. Bu hem inancımızın gereğidir hem de onların belirli günlerle sınırlanmayan, evlatları için her gün yaşadıkları heyecanın, endişenin, sevginin karşılığıdır. Bugün annelerimize verilecek büyük küçük hiçbir maddi hediyenin onların evlatlarına vakfettikleri hayatın karşılığı olamayacağını da biliyoruz. Birer evlat olarak kendi annelerimize karşı mesuliyetlerimiz şahsidir, ancak hepimizin bütün anneler için de büyük küçük yapabileceği çok şey vardır. Hiçbir annenin evladının geçimi için endişe taşımamasını sağlayacak ortamı hazırlamaktan ve hiçbir annenin evladını kaybetmeyeceği hoş görü, güven ve huzur iklimini bizim coğrafyamızda inşa etmekten hepimiz sorumluyuz. Annelerin evlatları için istediği huzurlu, mutlu, müreffeh bir geleceği tüm anaların bütün evlatları için ve birini yekdiğerine tercih etmeden, vatanın her karışında inşa etmek, makamı mevkii, işi uğraşı her ne olursa olsun hepimizin ortak yükümlülüğüdür. Bizim asla taviz vermeden ve kararlılıkla inşa etmeye çalıştığımız bu iklimin tesisi ve muhafazasında kendimize edindiğimiz yegâne rehber, yine annelerimizdir, anaların yüreği ve annelerin evlatları için taşıdığı ve yücelttiği hislerdir.
Hiçbir annenin evladının geçimi için endişe taşımayacağı müreffeh bir geleceği, hiçbir annenin evladının güvenliğinden endişe etmeyeceği hoşgörü, güven ve huzur iklimini kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna ülkemizin dört bir köşesinde inşa etmek için çıktığımız yolda en büyük dayanağımız annelerin duaları, ilham kaynağımız ise yine annelerin koruyucu yüreği, art niyetsiz ümidi, sonsuz ve içten sevgisi, karşılıksız fedakârlığı, üzülse de üzmeme erdemi, hep güzeli söyleyen tatlı dili ve engin şefkatidir. Bunun başarılabileceğini hem biliyor hem de inanıyoruz. Her türlü çekişmenin ve kavganın sona ermesinin, her evladın geleceğinin teminat altına alınmasının, ancak anne sevgisi, hoşgörüsü, fedakârlığı ve gayretinden ilhamını almış bir dünya ile mümkün olduğunun idrakiyle çalışıyor, onların hissiyat ve hassasiyetini hayatın her alanında egemen kılmaya gayret ediyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm annelerimiz ve anne adaylarımız ile birlikte, başta şehit anaları olmak üzere evlat hasreti ile yürekleri dağlanmış, hayatın bir yanını eksik hisseden hüzünlü annelerimizin ve
annelerini ebediyete uğurlamış ve onların şefkat ve sevgi hatıralarıyla bugünü buruk bir şekilde geçiren kardeşlerimin anneler gününü en içten dileklerimle kutlarım.”
Konuk mesajında şunları söyledi;
“Koruyucu bir yürek, fedakârlık, karşılıksız sevgi, sınırsız hoşgörü, sonsuz güven ve engin şefkat. Annelerin evlatları için yaşadıkları hisler ve onlara besledikleri sevgi zamanın değiştiremediği tek duygudur. Evladı hayat yolculuğuna ilk adımı attığı gün üzerine ne kadar titriyorsa yaşı kaç olursa olsun o gün de aynı ihtimamı evladından esirgemeyen annelerimiz, hiç kapanmayan gönül kapılarıyla da hayatın fırtınaları karşısında sığınılabilecek en güvenli manevi limanlarımızdır.
Farklı medeniyet ve farklı kültürlerde de anneliğin yüklendiği mana aynıdır; şefkat, hoşgörü, sevgi. Ancak bizim medeniyet havzamızda anneler daha ayrıcalıklı, annelik makamı makamların en yücesidir. Bizim medeniyetimizde “cennet annelerin ayağının altındadır.” Annelerimize ulvi bir kutsiyet atfeden ve ana hakkını, karşılığı ödenemez en yüce hak sayıp, annelerine karşı evlatlarının görevini, sevgi ve saygıyla mukabele olarak tarif eden başka bir medeniyet yoktur ve bu sadece bir gün ile de sınırlı değildir.
Annelerimize karşı vecibelerimizin, adlarına adanmış bir güne sığdırılamayacağını biz biliyoruz. Bu hem inancımızın gereğidir hem de onların belirli günlerle sınırlanmayan, evlatları için her gün yaşadıkları heyecanın, endişenin, sevginin karşılığıdır. Bugün annelerimize verilecek büyük küçük hiçbir maddi hediyenin onların evlatlarına vakfettikleri hayatın karşılığı olamayacağını da biliyoruz. Birer evlat olarak kendi annelerimize karşı mesuliyetlerimiz şahsidir, ancak hepimizin bütün anneler için de büyük küçük yapabileceği çok şey vardır. Hiçbir annenin evladının geçimi için endişe taşımamasını sağlayacak ortamı hazırlamaktan ve hiçbir annenin evladını kaybetmeyeceği hoş görü, güven ve huzur iklimini bizim coğrafyamızda inşa etmekten hepimiz sorumluyuz. Annelerin evlatları için istediği huzurlu, mutlu, müreffeh bir geleceği tüm anaların bütün evlatları için ve birini yekdiğerine tercih etmeden, vatanın her karışında inşa etmek, makamı mevkii, işi uğraşı her ne olursa olsun hepimizin ortak yükümlülüğüdür. Bizim asla taviz vermeden ve kararlılıkla inşa etmeye çalıştığımız bu iklimin tesisi ve muhafazasında kendimize edindiğimiz yegâne rehber, yine annelerimizdir, anaların yüreği ve annelerin evlatları için taşıdığı ve yücelttiği hislerdir.
Hiçbir annenin evladının geçimi için endişe taşımayacağı müreffeh bir geleceği, hiçbir annenin evladının güvenliğinden endişe etmeyeceği hoşgörü, güven ve huzur iklimini kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna ülkemizin dört bir köşesinde inşa etmek için çıktığımız yolda en büyük dayanağımız annelerin duaları, ilham kaynağımız ise yine annelerin koruyucu yüreği, art niyetsiz ümidi, sonsuz ve içten sevgisi, karşılıksız fedakârlığı, üzülse de üzmeme erdemi, hep güzeli söyleyen tatlı dili ve engin şefkatidir. Bunun başarılabileceğini hem biliyor hem de inanıyoruz. Her türlü çekişmenin ve kavganın sona ermesinin, her evladın geleceğinin teminat altına alınmasının, ancak anne sevgisi, hoşgörüsü, fedakârlığı ve gayretinden ilhamını almış bir dünya ile mümkün olduğunun idrakiyle çalışıyor, onların hissiyat ve hassasiyetini hayatın her alanında egemen kılmaya gayret ediyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm annelerimiz ve anne adaylarımız ile birlikte, başta şehit anaları olmak üzere evlat hasreti ile yürekleri dağlanmış, hayatın bir yanını eksik hisseden hüzünlü annelerimizin ve
annelerini ebediyete uğurlamış ve onların şefkat ve sevgi hatıralarıyla bugünü buruk bir şekilde geçiren kardeşlerimin anneler gününü en içten dileklerimle kutlarım.”