AKP: “Kutsal Kavga,”
CHP: “Kurtulus Savasi,”
MHP: “Millet Sahlaniyor,”
Politikalarini ortaya koydular.
Bakalim:
AKP, kutsal kavga politikasi ile 17 ve 24 Aralik yolsuzluk ve rüsvet operasyonlariyla ortaya çikan iddialarda adi geçen ve istifa eden;
Dört bakana mi karsi,
Veya haklarinda iddialar bulunan bu dört bakanin Meclis’te Yüce Divan’a gitmelerini isteyen kirk sekiz AKP milletvekiline mi karsi,
Yoksa yolsuzluk ve rüsvet iddialarini ortaya atan emniyet mensuplari ile yargiç ve savcilara mi karsi?
Evet, AKP, bu kutsal kavgayi kime karsi verecek?
Bir kavganin taraflari olur; AKP’nin ortaya koydugu bu kutsal kavganin bir tarafi AKP oluyor, ancak karsi taraf net degil; bu tarafin kim ya da kimler oldugu, kavga ortaya çikinca mi netlik kazanacak?
CHP, kurtulus savasi istiyor. Bu savas;
Ülkede bir degisim ve dönüsüm baslatmak için gece gündüz çalisip çabalayan Genel Baskan’in ayagindan çeken kesimlere mi karsi,
Veya kis uykusundan bir türlü uyanmak istemeyen il ve ilçe örgütlerine mi karsi?
Ya da bu savas bu ve benzer kesimlere mi karsi verilecek?
MHP, milletin sahlanmasini istiyor. MHP’liler kusura bakmasinlar ama milletten önce MHP’nin parti olarak sahlanmasi gerekir inancindayim ki, partinin sahlandigini gören millet de arkadan sahlansin!
Kirk milyon yoksul ve on üç milyon açlik sinirinda yasamlarini sürdüren insanlarimizin içinde bulunduklari ortamlardan çikaracak politikalar üretme yerine; partilerimizin genel seçimlere birkaç ay kala ortaya koyduklari politikalar ne yazik ki; kavga, savas ve sahlanis! Oluyor.
Seçim kazanmak, bir sanattir; bu sanatin en önemli araci da vaat etmektir, diyorum.
Evet, siyasi partilerin vaat ettikleri bu; kavga, savas ve sahlanmanin, vatandasin sofrasina neler koyabilecegini merak ediyorum?
HDP, Haziran seçimlerine parti olarak girecegini deklare etmis ve önündeki Çin Setti kadar asilmasi zor %10’luk Seçim Baraji’ni nasil asacagi ugrasi içinde.
HDP’nin seçimlere parti olarak girecegini deklare etmesinden sonra, ülkede bir kazanma ve kaybetme tartismalari da baslatildi.
HDP’nin seçimlere parti olarak girmesiyle kim kazanacak veya kim kaybedecek bilmiyorum; bildigim tek sey, bazilarinin agizlarindan düsürmedigi; milli irade kazanacak veya milli irade kaybedecektir.
Bir seyi de kavrayabilmis degilim. Bu yüzde onluk baraj; seçim baraji mi; yoksa milli iradenin önüne konulmus bir baraj mi?
Bu yüzde onluk baraj kaldirilsa da sürekli olarak kazanan milli irade olsa olmaz mi?