Göbekli Tepe’de, buğday ekimini başlatan ve tapınakta tanrılara yapılacak kurbanları seçen; Aslantepe’de buğday satışlarını mührünü vuran Anadolu kadını, yaşamın her alanında tanrıça Kibele gibi, bereketli ve üretkendir, kahramandır…

Tarihsel süreçte Anadolu kadını; ekonomide, siyasette, bilimde, eğitimde, sanatta ve destanlaşan kahramanlıklarında, erkeklerle at başı gitmişlerdir, hiç geride kalmamışlardır.

Ahi Evren’in eşi Fatma Hatun (Fatma Bacı), Moğolların Kayseri kuşatmasında direnmeyi başlatmış ve Moğollara esir düşmüş ve 13 yıl esaret hayatı yaşamıştır. Fatma Bacı, esaretten kurtulduktan sonra Moğollara karşı Anadolu’nun değişik yörelerinde yine direniş hareketlerini başlattı.

Osmanlı Sultanı Nefise Sultan, Karaman’da bir medrese açtı.

Türkan Saylan, cüzam hastalığı ile mücadele ederek, bu hastalığın tedavisi yönüne gitti.

Özlem Türeci, Almanya’da BioNTech adlı bir firma kurucusu ve baş sorumlusu oldu.

Nene Hatun, 93 Harbinde, Rusların Erzurum’u işgalleri karşısında, Erzurum Halkının işgallere karşı direnmesini sağladı.

Kurtuluş Savaşımız sırasında İstanbul’dan gelen silahların İnebolu ve Kastamonu üzerinden Anadolu’ya kağnı arabalarıyla ve dallarında sarılı çocuklarıyla ve erkeklerle birlikte taşıyan yüzlerce kahraman kadınımız oldu.

Kurtuluş savaşımızda kahramanlık gösteren diğer kadınlarımız:

Nezahat Onbaşı, Şerife Bacı, Kara Fatma, Halime Çavuş, Gördesli Makbule, Çete Emir Ayşe, Tayyar Rahmiye ve isimlerini yazamadığım binlerce kahraman kadınlarımız…

Halide Edip Adıvar, İstanbul’da Sultan Ahmet Meydanı’nda binlerce kişinin katıldığı mitingde söylev vererek, Kurtuluş Savaşımıza direnci başlattı, kitaplar yazdı ve orduda onbaşı rütbesini aldı.

Sabiha Gökçen, ilk kadın pilotumuz oldu.

14 yaşında iken Friedreich Ataxia adı verilen bir hastalığa yakalanan ve bu hastalığın sinir sisteminde ilerleyici hasarı nedeniyle yürüme zorluğuna uğrayıp, akülü sandalye üzerinde ulaşımını sağlamaya çalışan Karamanlı bir genç yazar kızımız.

Tekerlekten Tayyareye adlı öykü kitabının yazarı…

Emine Ebrar Pancaroğlu…

Ebrar, yaşamın içinde kendini bulan ve seven bir kişilik…

Ebrar, bu kitabında yaşam öyküsünü anlatmış. Her satırı, buram buram yaşama sevinci ve sevgi kokan bir eser.

Sıcak, samimi, duygu ağırlıklı ve gerçekçi bir anlatım yapmış kitabında, Ebrar.

Ebrar kitabında, karşılaştığı bütün olumsuzluklara karşı nasıl mücadele ettiğini ve hayata nasıl tutunduğunu akıcı bir üslupla anlatmış.

Ebrar, kitabının her satırında adeta umutlar yüklemiş, yaşama sevincini yüklemiş; dört mevsimden biri olan baharı, her mevsimi bahar yaparak yazmış.

Edebiyat dünyası, Karamanımızın yetiştirdiği bu genç kızımızı kazanmış.

Tebrikler, Ebrar… Sen, özelde Karaman; genelde ülkemiz için bir ışık oldun.

Başarılarının devamını diliyorum ve senden daha nice eserler bekliyorum…