Daha önce bir bayram sonrasindaki yazimda konunun önemine deginmis, ilk ve orta ögretim siralarindayken çocuklarimiza uygulamali trafik egitimi verilmesi, trafigin ögretilmesi geregini yazmistim.
Ada’nin uyarilarindan sonra anladim ki; trafik egitimi ana okulunda baslamali ilk, orta ve lisede uygulamali olarak devam etmeli, trafik dersinden basarili olanlara liseden mezun olurken diplomasi ile birlikte sürücü belgesi verilmelidir.
Siradan günlerde oluruna birakilan trafik sorunu özellikle ve her yil uzun tatillerle eslesen dini bayramlarimiz sürecinde doruga ulasir, canlar yanar, ocaklar söner, mallar yok olur. 30 yildir kan döken terörden daha fazla can kaybederiz bilgisiz ve duyarsiz oldugumuz trafikte. Cezalarla kaza ve kayiplari azaltmaya çalisiriz, batakligi kurutmadan sivrisinekleri ilaçlamaya devam ettigimiz gibi bosa kürek çekeriz yillardir. Her yil binlerce insanin, yüzlerce aracin trafige katildigini göz ardi eder, artislara uygun tavir almayiz.
Egitimsiz olmaz. Egitim sart. Milli Egitim Bakanlarimiz inanç ve ideolojileri, siyasal tercihleri paralelinde insan yetistirme gayretini sürdürdükçe, okullarimizda bilimin aydinliginda çagin ve gelisen teknolojilerin gereklerine göre egitim verilmedikçe durum degismeyecektir.
Çagin aydinlanmasi, refahin artmasi için enerji gerekiyor. Her gün artan enerji ihtiyaçlari karsisinda Enerjide disa bagimliligimiz sürdükçe, bilgisiz ve duyarsiz elektrik, yakit, su vb. tükettikçe gelecegimiz karanliktir. Aydinlik için ana okulundan baslayarak her asamada enerji egitimi de gerekiyor. Son yillarda Enerji Bakanligi girisimleri ile enerji tasarrufu çabalarini görüyoruz. Enerji konusunda yeterli egitimi alip bilinçlenmemis yurttaslarin binalarina “Enerji Kimlik Belgesi” düzenlemek, yasalar, yönetmenlikler yayinlamak enerji sorununun çözümü için yeterli olmayacaktir.
Enerji sorununun köklü çözümü de egitimden geçmektedir. Trafik gibi enerji bilinci egitimi de Milli Egitim Bakanliginin asli görevi olmalidir. Trafikte kirmizi isikta geçilmemesi, belirtilenden fazla hiz yapilmamasi geregini; evdeki ampulün gereksiz yanmamasi, musluktan suyun bosa akmamasi geregini, duyussal olarak algilayip, bunlari kisilik ve ahlak sorunu olarak göremeyen bireylerin yasalar ve yasaklarla dogruya yönlendirilmeye çalisilmasi geçici ve günlük çözümlerdir.
Türkiye istatistik Kurumu’nun (TÜIK) tarafikte ki kaza ve kayiplar ile enerji tüketimindeki ihtiyaç ve israflar konusundaki rakamlarini “ http://www.tuik.gov.tr ” adresinde bulabilirsiniz. Dünden bu güne gelismeleri yansitan bu rakamlar da tezimizi dogrulamaktadir. Kaldi ki bu rakamlar resmi kayitlara geçen degerlendirmelerdir. Gerçek olumsuzluklarin bu rakamlardan çok fazla oldugu kanaatindeyim.
Bu baglamda, Milli Egitim Bakanliginca ana okullarindan baslatilacak Trafik ve Enerji egitimlerinin verilecegi ders saatlerinin, tarih ve cografya derslerinden, yüce kitabimizin anlamini bilmeden arapça olarak okutulmasinin ögretilecegi derslerden bile daha önemli ve yüce kitabimizdaki ayetler gibi anlamli ve yönlendirici olacagi kanaatindeyim.
Enerji konusunda çalismalar yapan egitimci bir Makina Mühendisi olarak; yeni Milli Egitim Bakanimizin ülkenin en önemli iki temel konusunda bilimsel egitim çalismalari baslatacagi ve uygulamaya geçecegini ümit ediyorum.
Milli Egitime bagli tüm okullarda baslatilacak bilimsel tabanli trafik ve enerji egitimlerinin bes yil sonra olumlu sonuçlar vermeye, istatistiklerdeki olumsuzluk rakamlarinin küçülmeye baslayacagini düsünüyor ve çözüm için duyarli yurttaslarin bu sorunu tartismasini bekliyorum.